FRANSIZ BULLDOG IRKINI KISACA TANIYALIM

FransızzBulldog’u fiziki özellikleri

Daha büyüğüne sahip olma imkânı olmayan ve bu tipolojiden hoşlanan kişiler için ideal olan, şevkatli ve sempatik küçük bir mastiftir. Küçük boyutuna rağmen, Fransız Bulldog’u geniş bir kemik yapısına sahip, güçlü, kaslı, kompakt bir vücuda sahiptir. Baş çok güçlü, geniş ve karedir. Kafatası geniş, neredeyse düz, kubbeli bir alına sahiptir. Stop çok aksanlıdır. Başın ön kısmı kısa ve geniş, burun çok kısa ve yassıdır. Gözler büyük, yuvarlak ve koyudur. Kulaklar yüksek bağlanır ve düz olarak taşınır. Uzuvlar dengeli olmalıdır: arka ayaklar ön ayaklardan biraz daha uzundur, böylece sağrı hafifçe kalkıktır. Kuyruk kısa, alçaktan bağlanmış, bükük veya doğal olarak kısadır. Ucu sivrileşir.

Tüy: kısa.

Renk: Çeşitliliğe bağlı olarak, açık kahverengi(fawn), kırçıllı (brindle) veya beyaz ve brindle. Brindle diye adlandırılan renk; kırçıllı görünümünü veren, kömürsü izlerin ile koyulaşmış açık kahverengidir. Fawnın her türlü tou mevcuttur (kırmızıdan sütlü kahveye).

Boyut: 30 ila 35 cm arası

Ağırlık: 8 ila 14 kg arası

Kökenleri ve tarihi

Hikâyesi oldukça gizemlidir. Fransızlar bu ırkın yerli bir köpek ırkı olduğunu, ama İngilizler ise Bulldog’dan geldiğini iddia etmektedir. Bulldog’un gerçekten bir etkisi olduğu muhtemeldir, ancak ırk seçiminin ve standart belirlemesinin Fransa’da gerçekleştiği yadsınamaz.

Başlangıçta, bulldog’un çift amacı vardı: fare avcısı ve koruma. Depolarını ve ahırlarını koruduğu kasapların ve şarap tüccarlarının en sevdiği köpek haline gelmesine şaşmamalı.

Canlı ve akıllı karakteri ile ahırları hızlıca terk eder! 20.yüzyılın başlarında onu soylular, zenginler ve hatta kraliyet avlularında yer almaya başlar.

Artık Fransız Bulldog’u Fransa’da çok yaygın olan bir köpek.

Karakter ve beceriler

Fransız Bulldog özellikle bir eşlik köpeğidir. “Vahşi mastiff” görünümüne rağmen, çok eğlenceli bir karaktere sahiptir: yaşama sevinciyle doludur, her zaman oynamaya hazırdır ve çok yumuşak bir doğası vardır. Çocukları sever ve onlar için yorulmak bilmeyen bir oyun arkadaşıdır. Ancak yaşlılar için de uygundur, çünkü çok fazla egzersiz yapmasına gerek yoktur. Yaşlandığında, oyuncu olmaya devam ediyor ve “palyaçoluk” yapmayı seviyor, ama aynı zamanda kendini sessiz, çekingen ve huzurlu bir köpeğe dönüştürebiliyor. Sahibine tapar ve onunla mümkün olduğunca uzun süre kalmayı sever. Bazen, çok uyanık bir koruyucuya dönüşebilir: kendini büyük zanneden küçük bir köpektir. O gerçek bir duygu süngeridir: “Sahibim iyi değil, ben de.” Sevecen ama münhasırdır, rahatlığını ve şekerlemeler yapmayı sever.